30 Nisan 2024 Salı

Maraşi Abdurrahman Paşa ve Vakıfları (Yeni Camii)

Abdurrahman Paşa ve vakıfları: (Yeni Cami)

H.S.K

Resmi kayıtlarda “Mer‘aşî” olarak gösterilen Abdurrahman Paşa, Defterdar İbrahim Efendi tarihine göre “Tosya’dan zuhur” etmiştir. Gurre-i Rebiulahir 982 (M. 1574) tarihli vakfiyesinde dahi Tosyalı olduğu yazılı değildir. Sicill-i Osmani’de[1] bundan bahsetmez.

Doğum yılını kaynaklar bildirmemiştir. Ölümün oğlu Mehmed Bey tarafından vakfiyesinin tescil ettirildiği tarihten pek az önce Bağdat’ta vuku bulmuş ve orada defnedilmiş bulunduğu anlaşılıyor. Fakat yılı, ayı günü tespit edilememiştir.

“Kalem”den yetişmiş, Rüstem Paşa’ya tezkirecilik, Mısır’a, Rumeli tımarlarına, Basra’ya defterdarlık, Maraş’a, Zülkadriye’ye, Bağdat’a beğlerbeğilik etmiştir.

İbrahim Efendi, paşanın sert huylu, diksözlü, muannit ve asabi mizaçlı olmasından dolayı “Adüvvü’r-rahman” diye anıldığını söyler.

Vakfiyesinde ise mümtaz vasıfları uzun uzun anlatılmıştır.

Vakfının esası, Tosya’daki “Yeni Cami”dir. “Yeni” adı, halkça takılmıştır. Bazı eski kayıtlarda sadece “cami”, “Cami-i Kebir”, ve halk dilinde “Ulu Camii” olan, Kuruçay kıyısındaki “Tali‘i Bey Camii”nden ayırt etmek için “yeni”lik katılmıştır.

Vakfiyesi, kendisinin vasiyeti ve şartları gereğince oğlu Mehmed Bey tarafından tescil ettirilmiştir. Oğlu tek varisi ve vakfının mütevellisi olacaktır. Fakat bu vazifesine Maraş Beğlerbeğisi Mehmed Paşa, daha üstün salahiyetle iştirak edecektir.

Camiin inşası hayatta iken bitirilememiş ve ikmali oğluna bırakılmıştır.[2]

Vakfiyenin dili Arapça’dır.[3] Anadolu Kadıaskeri Mahmud oğlu Mehmed tasdik ve tescil etmiştir.

Vakfiyedeki Şartlar:

1-      İstanbul’da Soğanağa Mahallesinde evliler için konutlar: ev, odalar.

2-      İstanbul’da Eminbey Mahallesinde kendi süknâsı beş ev.

3-      Kalecik kasabasında kendisinin yaptırdığı Bezzazlar (Dokumacılar) Çarşısının tamamı, 18 dükkân dışında 40 dükkân içeride.

4-      Malların üçte biri olan 460.000 Osmanlı dirhemi.

İlk üç paragraftaki vakıflar, Tosya’da yaptırdığı camiye, 4. Paragraftaki ise, hastalığı sırasında aşağıdaki kısımlara meşruttur:

Ne kadar para giderse gitsin ve nereden getirilirse getirilsin camiye gelip gidenlerin ihtiyacı olan su getirilecek “Hayır Çeşmesi” akıtılacaktır.

Camiin ön tarafına, kendisinin hal ve şerefine uygun başka medreselerde mevcut bütün mesken, hücre ve merâfıkı içine alan güzel bir medrese yapılacaktır.

Dükkân, ev, odalar icar bedelleriyle su getirildikten sonra artacak vakıf para (10’u 11 hesabıyla) istirbah edilecek, gelirleriyle cami ve medresenin giderleri karşılanacaktır.

Vakfiyede yazılı ihtiyaç ve masrafları tespite, vasiyetlerini tenfize oğlu Mehmed Beyle Maraş Emirü’l-ümerası Mehmed Paşa memurdurlar. Mehmed Paşa (yukarıda da belirttiğim gibi) üstün yetkili olacaktır.

Mehmed Paşa, Mehmed Bey’e yetkilerini devretmeden şu esaslarda mutabık kalmışlardır ve bunlar Mehmed Bey tarafından takrir olunmuştur:

1-      Müderris, tefsir ve ehadise, vakıf kitapları tetkik ve mütalaaya Müslümanlar arasında geçen diğer ilimlere ait eserleri okuyup okutmağa muktedir, beldeli veya beldeye tabi yerlerden iyi ve bilgin bir erkek olacak ve günde kendisine 30 Osmanlı dirhemi verilecektir. Bu vasıflarda bir erkek müderris bulunamazsa, 50 Osmanlı dirhemi vazifeli bir medreseden ayrılmış olan Mevlana Piri Efendi, 30 Osmanlı dirhemi ile bu vazifeye alınacaktır. Bu zattan sonra müderris olanlar da aynı vazifeyi alacaklardı.

Medresede, tatil günleri dışında devamlı okuyacak birkaç talebe olacak ve bunlara günde birer gümüş dirhem verilecektir.

Vakfı ve mallarını koruyacak ve geliştirecek iffetli ve diyanetli bir mütevelli olacak, kendisine günde 6 Osmanlı dirhemi verilecektir. Mütevelli, rehin ve kefil almaksızın vakfın malı için kimse ile muamele yapmayacaktır.

Vakıfların gelir ve giderlerini yazacak bir kâtibi olacak ve buna gündü 3 Osmanlı dirhemi verilecektir.

Vakfın gelirlerini bir Câbî toplayacak, 3 Osmanlı dirhemi alacaktır.

Camiin beş vakit imamına günde 8 Osmanlı dirhemi, hatibine 3 Osmanlı dirhemi, beş vakit iki müezzinine günde 2’şer Osmanlı dirhemi, Cuma günü Cuma namazından önce “Kuran” okuyacak 5 zata günde birer Osmanlı dirhemi, “Kuran” okunduktan sonra devlete Allah’ın yardımı ve vâkıfa hayır dua edecek duâhâna günde bir Osmanlı dirhemi, her gün sabah namazından sonra mevcut cemaatin işitebileceği sesle “Yasin Suresi”ni okuyacak zata günde bir Osmanlı dirhemi, cami hizmetine bakacak kayyıma günde 2 Osmanlı dirhemi cami ile medresenin harimine bakacak bir Ferraşa günde yarım Osmanlı dirhemi, Cuma günlerinde Cuma namazı ilan edecek 2 ayrı salâ müezzinine günde birer Osmanlı dirhemi, camide her gün birer cüz okuyacak 30 kişiye günde birer Osmanlı dirhemi, Ramazan’da minarede yakılacak kandiller için her yıl 360 Osmanlı dirhemi, medrese ve camie ait kitapları saklayıp koruyacak zata günde bir Osmanlı dirhemi (kitaplar belde hâkimine asla verilmeyecek ve dışarı çıkarılmayacaktır!), Okunacak cüzleri dağıtıp toplayacak ve bu arada tespih edecek zata günde bir Osmanlı dirhemi verilecektir.

Müderris diğer mürtezika üzerine hasbî (karşılıksız) nâzırdır. Mütevelli ile birlikte her yıl vakfın hesaplarına bakacaktır.

Vakıf malları, Bezzaziye Çarşısında saklanacak, gerektikçe nazır ve kâtip marifetiyle çıkartılacaktır.

Bu fıkradaki Bezzaziye Çarşısı yeri tasrih edilmediği için mübhem kalmıştır. Tosya’da Akkuş Mehmed Paşa Vakfı bir Bedestan vardı ki, halk bağlara taşınırken değerli ev ve ticaret eşyasını oraya koyar, alırken küçük bir ücret öderdi. Bir de yukarıda gördüğümüz veçhile Kalecik’te vâkıfın yaptırdığı Bezzaziye Çarşısı vardır. Zannımca bunlardan her ikisine de şamil olarak bu isim kullanılmıştır.

Halen Cami mazbut vakıflar arasındadır. Meşrûtun lehleri üzerinde tetkikat yapılamamıştır.

Vakfiyede sözü geçen ve sonradan yapılan medreselerin hiçbirisi artık mevcut değildir. Bununla beraber vakfın tarihî istihalelerini takibe de mecburuz:

Vakfiyede, vâkıf namına oğlunun yaptırması istenen medrese yeri, camiin önüdür. 1914 yangınından önce, avlunun batı köşesinde İftâ makamı olarak kullanılan iki hücrelik, camiin kuzey avlusu boyunca doğu köşesine kadar uzayan iki katlı müteaddit hücreler, güney doğu avlusunda mihrap önündeki makbereye kadar varan tek katlı müteaddit hücreler vardı. Cümle iç kapısı karşısındaki sıraların üst kat hücrelerinde müderrislere ait olanları vardı.

Yangından sonra bu üç avluya serpilmiş olan hücreler ve medreseler yapılmadı. Yalnız 1916’ya kadar hücrelerden birinde oturmuş ve camiin tamirine delalet ve nezaret etmiş olan Hacı İsmail Hakkı Efendi (Menfi Hoca) için bir hücre yapıldı. Bu hücre Çifte Hamam önünden cami avlusuna çıkılan taş merdivenin başında idi. 1943 depreminde yıkılan bu hücre de sonradan yapılmamıştır.

Vâkıfın vasiyeti üzerine yapılan ilk medresenin hangisi olduğu belli değildir.

Yeni Cami’in, Mehmed Bey b. Abdurrahman Paşa tarafından yaptırılmış olan medreselerin 1914 yangınına kadar kalmış olup olmadığını bilmiyoruz. Bununla beraber Vâkıf Paşa’nın, medreseler için cami önünü tensip ve vasiyet etmiş olması göz önüne alınır, yangına kadar camiin güney doğu avlusundaki sıra sıra hücreler ihtiva eden medreseler mevcut olduğu ve yandığı düşünülürse, bunların sözü geçen medreseler olabileceğini söyleyebiliriz.

Camiin cemaat kapısı karşısında ve şadırvanın da bulunduğu sahada da medrese, Cemaziyelahar 1193 (M. 1779) tarihli bir kayda[4] göre Tosya eşrafından ve kadılarından Hacı İbrahim Efendi b. Mehmed Ağa tarafından, mütevelli izniyle yaptırılmağa başlanmış, bitirilememiş, para vakfederek ikmali oğlu Fahru’l-kudât Çelebi oğlu Seyyid Abdurrahman Efendi’ye bırakılmıştır. Bu mütevelli inşaatı bitirmiş, talebeye tefviz etmiş, vakıf paranın nemasından günde 2 akça vazife ile[5] Amasya’da oturan ulemadan Ömer b. İbrahim Efendi müderris olarak getirilmiş, Kadı Hasan Efendi arzı ile bu zata müderrislik hasbî mütevellilik, Hacı Mehmed b. Hasan’a da mütevelli üzerine nazırlık tevcih ettirilmiştir.

Cami avlusunda Şerif-zade Ali Ağa Medresesi’nden de bahis vardır[6]: Abdurrahman Paşa Camii avlusundaki bu vakfın Dersiamı Hüseyin Efendi’nin ferağı üzerine bu cihet Seyyid Hasan b. Şeyh Abdürrezak’a[7] tevcih edilmiştir.

Abdurrahman Paşa’nın getirmeyi oğlu Mehmed Beğ’e bıraktığı suyu nerelerden, ne miktarda getirtip nerelere akıtmış olduğunu, kayıtlardan öğrenemiyoruz. 40-50 yıl öncesinden beri cami avlusunda bir şadırvan, dış duvarlarından medreselere su veren tepme küplerden başka tesisler yoktu. Bugün aynı avluda bulunan şadırvan ile yeraltı helalarında su vardır. Yangından önceki şadırvan suyu, Dülgeroğlu Hacı Ahmed Ağa tarafından, 2250 kuruşa İbrahim Yüzbaşı Avni Efendi’den aldığı 10 iğnelik Seyyidoğlu suyu ile artırılmıştır.[8] Hacı Ahmed Ağa’nın babası Hacı Mustafa Ağa, Avni Efendi’nin babası da Osman Necip Efendi’dir.

Camiinde âdet veçhile sonradan bir de mektebe kavuştuğu görülüyor.[9] Kıblesinde de Çifte Hamam olduğu için tahsil merkezlerinde gördüğümüz “külliye” sistemini burada da buluyoruz. Fakat büyük merkezlerde olduğu gibi birden ve bir vakıf tarafından tamamlanmış değildir.

Diğer ilave vakıflar da olmuştur:

Eskiden (Rumi 1318 – M. 1902/3’e kadar) Hükümet konağı ve Mahkeme Camii yakınında ve sırasındaydı. (Onun için bu semte “Mahkeme Mahallesi” adı verilmişti). Bu bina daha önceleri Hacı Mehmed menzili (evi) adıyla anılırmış. Ayda 15 kuruş kira ile kiralanırmış. Geliri camiin imam, hatip, müezzin, müderris, mütevelli, deştbânına meşrut imiş. Hacı Mehmed, kiraya 1 kuruş zammetmiş ve bu farkı güzel sesli, latif elhanlı, nüfusu kalabalık, geçimi dar İmam Seyyid Hacı Hafız Mahmud Efendi’ye tahsis etmiş.[10] Veyranşehir[Viranşehir]’in Babalar köyünden olup Tosya’nın Ahi Pir[11] Mahallesinde misafireten mukim Yusuf Bey oğlu diye maruf Mustafa Ağa b. İbrahim, bir kepenk arsası Akkuş Mehmed Paşa Vakfına yılda 24 akça maktu icarlı,, Unpazarı’nda[12], binası mülk[13], göncü dükkânı ile[14] manav dükkânını vakf ve [15] şart etmiştir:

Tahtacı Receb b. İbrahim b. Mehmed de Yeni Camii İmamına ait vakıf[16] tesis etmiştir. Vakfiyesindeki izahat ile bugün, bu vakıfların yerini tespit ve izah mümkün değildir. Şehrin geçirdiği teşkilat değişiklikleri, bu imkanı bize vermemiştir.

Yeni Camii’nde en eski vukuat kaydını Başbakanlık Arşivi’nde[17] bulduk.

Türlü tevcih notları varsa da bu yazıda vermiyoruz.

İnşa ve Onarmalar

Camiin inşası  : H. 978 (M. 1571)

Onarım (31)    : Recep 1169 (M. 1756) [18]

         (42)      : H. 1285 (M. 1868)[19]

          (43)      : H. 1331 (M. 1915)[20]

          (44)      : M. 1945[21]

Minare yeniden 4 katı eksiltilerek şehrin Tekyeönü (Hocaimad – İbn-i Selim mahalleleri tarafında) kısmı 1 Ekim 1333 (M. 1917)’de, çarşı 6 Eylül 1338 (M. 1922)’de yanmış ve 26/27 Kasım 1943’te de şehri baştanbaşa harap eden deprem olmuş ve camilerin hemen hepsi büyük zararlar görmüştür. Kurulan bir dernek delilliğiyle hepsi onarılmıştır.[22]

Camiin cümle kapısı üzerinde şu sülüs kitabe vardır:

“Abdurrahman Paşa ol âli-himem”

“Eyledi bir cami a‘lâ binâ!”

“Ruhuna versin Hudâ feth u zafer”

“Menba-ı nûr mecma-ı ehl-i nazar”

“Keşf idüp âna cemâl-i pâkini”

“Nûr-ı Sübhân eylesün anda eser”

“Oldu itmâmı için tarih âna:”

“Lâm lafz-ı sadr-i saff ayni haber”

H. 992 (M. 1584) İbrahim Hüseyin Bey”

Abdürrezzak Camii ve Medresesi Vakıfları:

 



[1] Sicill-i Osmani Cilt 3, s. 312

[2] Mehmed Beğ’in tamamladığı eksiklikler şunlardır: Medreseler, helalar ve nereden getirilirse getirilsin sular.

[3] Vakıf Kayıtlar Arş. Deft. 1195, s. 165, sıra 41 ve Başlar: 578 Türkçeye tercemesi: Deft. 1961, s. 197, sıra 35

[4] Vakıf Kayıtlar Arş. Hurûfât: 1129

[5] Dini hizmetler karşılığı. Bu eski teri hala da kullanılır.

[6] Tosya Şeriye Mahkemesi mahfuz sicillerinden 599 No’lusunun 122 s. No. Ramazan 1197 (M. 1783)

[7] Bu zat Kadiri tarikatı ikinci Piri Şeyh İsmail Rûmî hazretlerinin soyundan ve Tosya’daki vakıflarının cihet ve tevliyet sahipleri, müşârun ileyh Pir hazretlerinden ve vakıflarından başka bir makale ve eserde bahsedeceğiz. Pir hazretleri, bizim de erkek kolundan ceddimizdir. Müceddit ve müçtehit olarak Şeyh İsmail Rûmî, Kadiri tarikatı tarihinin en ciddi ve ilmi taraflarını teşkil eden esaslar koymuş ve tarikatların kaldırılmasına kadar her yer ve kolda çok canlı olarak yaşamış olduğu için, biyografisi tafsilatlı olacaktır.

[8] Avni Efendi, evinin iç tarafına asla küp koyamayacak, suyu akıtamayacak. Vakfiyesi: Tosya Şeriye Mahkemesi Sicillerinden No. 605, S. 15, Tarih: 24 Şubat 1329 (M. 1911).

[9] V. K. Arş. Hurûfat No. 1130, Tarih: H. 1167 (M. 1753-1754)

[10] Tosya Şeriye Mahkemesi Sicil No. 594, s. 19 ve 598, s. 115. Tarihler: Muharrem 1270 (M. 1853), 20 Şaban 1274 (M. 1857); kirayı 30 kuruşa kadar çıkarmış, Şaban (1813).

[11] Bugün Hacı Pir Mahallesi vardır. “Ahi Sinan, Ahi Mustafa” gibi kayıtlarda gördüğümüz mahallelerin şehrin bu günkü haline göre nerelere düşecekleri araştırılmaktadır. “Tosya Tarihi”nde bulduklarımızı belirteceğiz.

[12] Bugün Abdürrezzak Camii önleri.

[13] Bir tarafı Solakoğlu, bir tarafı Külahçıoğlu dükkânları, iki tarafı tarîk-i âmm.

[14] Aynı vakfa aynı miktarda icareli binası mülk.

[15] Bir tarafı Seyyid Şeyh İbrahim, bir tarafı Yirkuyulu Kuru Halil, bir tarafı Şeyhlerin dükkânları ile bir tarafı Unpazarı ile mahdut dükkânı. Mütevelli Seyyid Hacı Hafız Mehmed Efendi b. Osman, bu dükkânları şer‘î icare ile icar edecek, göncü dükkânının icar bedelinden günde 4 akçasını Abdurrahman Paşa Camii’nde mütevelli olan imam alacak ve mukabilinde öğle namazlarından sonra cemaat huzurunda bir aşır, ikindi namazından sonra bir “Mülk Suresi” okuyup ruhuna ve bütün müminlerin ervahına hibe edecek. Manav dükkânı icaresinden günde 7 akçasını, Vâkıfın Babalar Divanından Kartak Köyünde yeni yaptırdığı cami hatibi Seyyid Mustafa’ya verecek. Dükkânlar yanar, yıkılır, tamire muhtaç olursa hayatta kaldığı müddetçe kendisi, kendi malından yaptıracak, onartacak. Yine sağlığında vakfının tevliyeti üzerinde kalacak. Ölünce tevliyet ekber ve erşed evladının olacak. (Defter No. 2108, s. 123, 124: 21 Muharrem 1255/M. 1810 V. K. Arş.)

[16] “Mescid harîmi: (Boyalı Mehmed Paşa Vakfı) ve Taşhan ve garben yol ve cenûben Çifte Hamam harîmi ve şimâlen Naib oğlu kerimeleri ve Civriz oğlu Mehmed dükkânları ile mahdut fevkânî kahvehane ve odaları ve tahtânî bir bâb han ve dekâkînde olan 3/16 sehmini Yeni Cami imamına vakf” etmiş. (Tosya Şeriye Mahkemesi Sicili No. 604, s. 229. 7 Zilhicce 1317 (M. 1901).

[17] Mütevelli Muslihuddin vakıf malını yemiş, hakkında tahkikat istenmiş. Muhbir: Mehmed (Başb. Arş. İbnülemin Tasnifi, Evkaf deft. Zilhicce 1013/M. 1604)

[18] Tahtacı Recep b. İbrahim b. Mehmed, camiin kubbe kurşunlarını yeniletmiş, muhtaç yerlerini onartmış, iç ve dışını badanalatmış, minaresinin külahını 600 kuruşa bir Hristiyan’a yaptırmış, ferşlerini yenilemiş. (Tosya Şeriye M. Mahfuz Sicillerinden 591 No’lusu; s. 75)

[19] Kaza kaymakamı Hacı Galip Bey tarafından bu tamir yaptırılmıştır. Nereleri, ne nispette onarıldığı bilinmiyor. Kendisi hakkında da biyografik malumat edinemedik. Bu kayıt da Tosya Cami ve Mescid Yaptırma, Onarma ve Koruma Derneği’nden alındı.

[20] Bu onarma, restore mahiyetinde olmuştur. Merhum Menfi Hoca İsmail Hakkı Efendi’nin teşebbüs ve idaresiyle yapılmıştır. Daha sonraki tamirlerde kullanılan mermerlerin yatağını o bulmuştur. Aynı zat, şehrin Seyyid oğlu ve Kale sularının kaynaklarını ve mecralarını da yaptırmış, camiin ve bazı çeşmelerin sularını çoğaltmıştır.

[21] “Hacı Osman Boyner” teşebbüsüyle kurulan dernek, üyelerinin hemen hepsinin devamlı ve samimi gayretleriyle bu onarım, tam bir restorasyon olmuş, minaresi de yenilenmiştir. Bu minarenin sökülen taşlarının birbirine bağlantısını teşkil eden iç demir kancalarının üsttekinin kancası altına geçirilerek bağlanmış olduğu görülmüştür. Nasıl bir usulle böyle bir bağlantı yapılmış olduğu merak uyandırmıştır.

[22] Bir rapor, 1943 depreminde camiin gördüğü hasarı onarmak için yapılmış olan keşfi ihtiva etmektedir. Son tamirin nasıl yapılmış olduğunun bilinmesinde ilerisi için fayda düşünülebilir. Mühim kısımlarını buraya özetliyoruz:

Camiin dış duvarları, bir sıra muntazam kesme taş ve 4 sıra tuğla ile yapılmıştır. Pencere, kemer yerlerinde çatlama, kemer tuğlalarında ve kilit taşlarında yerlerinden oynama, bazen düşme, sıra taşlarında kırılma, pencere kemerleri içindeki ayna taşlarında yer yer çatlama, yerlerinden oynama, pencere söve başlık taşlarında kırılma;

Son cemaatin iki kubbesi ile sütun ve başlıkları, kemer taşları kırılmış, yıkılmış, birisi de tehlikeli olduğu için yıkılacaktır. Kaide ile başlık, sütün, kemer ve kaplama taşlarının noksanı, mevcudun aynı olan somaki ve küfeki taşlarıyla yeniden yapılacak, kubbeleri dışarıdan getirilecek tuğla ve 150 kilo çimento takviyeli süzme kireç, taneli, temiz kumlu harçla yenilenecek.

Son cemaatin ve camiin birinci sıra taş silmesinin, son cemaatin yıkılmasıyla mühim bir kısmı kırılmış, zayi olmuş ve diğer kısımları yerlerinden oynamış, düşmüştür. Bunlar da ocaktan getirilecek somaki ve küfeki taşlarıyla hepsi elden geçirilip demir kenet ve çimento harçlarla ikmal olunacak, yerlerine tespit edilecektir.

Camiin ikinci sıra ve teferruatı ve kubbe etekleri taş silmeleri de yerlerinden oynamıştır. Aynı suretle yapılacaktır.

1914’te içine eşya ve gaz konduğu için, içi de yanan camiin kubbe kemerlerine mesnet teşkil eden iki münferit ve kesme muntazam taşlarla yapılmış ayak ile duvarlara bitişik 8 plâsların dış aksam taşları da yanmış ve iki sene sonraki tamirde bu taşların üzerleri sıva ile kapatılmış, bu defa depremde üzerleri açılmıştır.

Kalınlığı 20 santimetreden noksan olmamak üzere ocaktan getirilecek küfeki taşlarıyla kaplanıp, arkaları 200 dozajlı çimento harçla doldurulacaktır.

Sıvaları dökülmüş olan cami iç duvarlarıyla kubbelerinde ve yıkılmamış olan son cemaatin iki kubbesindeki çatlaklar iyice süpürülecek, temizlendikten sonra bütün duvarlar ve bilhassa çatlaklar yangın tulumbasıyla tazyikli su sıkılarak yıkanacak, tozdan ârî hale getirildikten sonra yarık yerleri aşağıdan başlanmak suretiyle her metrede bir alçı yuva yapılmak ve alttaki yarıkların üzeri muvakkaten alçı ile kapatılmak üzere 350 dozajlı sulu çimento harçla doldurulacaktır.

Yarım kubbelerden bazıları çok harap olduğundan sökülüp tuğlaları kullanılarak, yeniden yapılacaktır.

Son cemaat kubbeleri yıkılırken, son cemaate bitişik sol köşesine düşün kubbe de sökülüp yeniden yapılacaktır.

Mihrap, somaki taşından yapılmıştır. Taşları kırılmış, dökülmüştür, silme taşıyla müzeyyen desenli aksamı ve mihrabiye yazısı ocaktan getirilecek aynı cins taştan yeniden yapılacak, kirlenmiş mevcut aksamı sodalı su ve vim ile yıkanıp temizlenecektir.

Minber kapısı ile külahı altındaki kemer taşları çatlayıp dökülmüştür. Bunlar da aynı taşla yenilenecek ve temizlenecektir.

Camiin dâhili duvarlarıyla kubbelerinin ve kırmızı badana sürülmüştür. Tel fırça ile temizlenip yıkanacak, bozulacak derzler tamir ve icap eden taşlar yenilenecektir.

Camiin dış taş tuğlaları üzerine beyaz ve köşelerdeki kemerciklere yarım kubbeciklerin ve büyük yarım kubbelerle üçgen kürevilerin ve son cemaat üçgen kürevi ve kubbelerinin sıvaları yeniden yapılacaktır. Bu sıvalar iki kat olacak ve gayet ince kum ile trnik perdahı yapılacaktır. Sıvaların çok düzgün olmasına, dalgalı olmamasına itina olunacaktır. Kubbe eteklerine silme çekilecektir. Bilcümle aksama üç kat beyaz badana yapılacak, sıva harcı metre mik’âbına 100 kilo çimento takviyeli kireç kullanılacaktır.

Minare sakatlanmış, tehlikeli görülüp bomba ile yıktırılmıştır. Kaide ve küp kısmı sağlamdır. Erbabına yıktırılmış olsaydı, enkazının tamamından istifade edilirdi. Şerefe altı taşları, stalâktitlidir. Bunlar da harap olmuştur. Mevcudunun deseninden istifade edilerek, küpten yukarı aksamının yeniden yapılması icap etmektedir. Külah da resmine göre yapılacaktır. Mevcut alem, yaldızlanıp asılacak ve yeniden siperi sâika yapılacaktır.

Birinci sıra ahşap çerçeveler harap olmuştur. Kuru kestane ağacından dâhili cila, harici som macunlu üç kat beyaz boya yapılacak, verilecek resim veçhile gizli İspanyolet takılacaktır. Üç milimetre kalınlığında yağlı macunlu cam asılacak ve tarif edileceği veçhile yerleştirilecektir.

Mihrap üzerine ve aynı mahalde yan taraflara müsadif 3 adet müzeyyen, 4 adet hendesi şekilli alçı çerçeveler onarılacaktır.

İkinci ve üçüncü sıradaki ve orta kubbenin tanburundaki pencereler harici kısımlarına yuvarlak camlı beton çerçeve ve dâhiline de basit alçı çerçeve yapılacaktır. Bunların resimleri verilecektir.

O zamanın rayicine göre 140.000 lira keşif bedeli tutmuştur. İmza: (M. Y. Mimar A Özaktaş) tır. İmzalı ve sayfaları paraflı bir nüshası dernek tarafından verilmiş olup dosyamızdadır.


4 Mart 2024 Pazartesi

Tosya Abdurrahman Paşa Vakfı İmamet Beratı

KONU : Tosya’daki Abdurrahman Paşa Vakfı’nın imamı Seyyid Ahmed Halife’nin vefatı üzerine imamlık cihetinin oğlu Seyyid Osman Halife’ye tevcihine dair berat.

 


METİN:

Nişân-ı şerîf-i âlîşân-ı sâmî-mekân-ı sultânî tuğrâ-yı garrâ-yı cihân-sitân-ı hâkânî hükmü oldur ki;

Tosya’da vâki‘ müteveffâ Abdurrahman Paşa Vakfı’ndan almak üzere nısf vazife-i muayyene ile nısf imâmete mutasarrıf olan es-Seyyid Ahmed Halife fevt olup yeri hâlî olmağla erbâb-ı istihkâkdan sulbu oğlu işbu râfi‘u tevkî‘-i refi‘i’ş-şân-ı hâkânî es-Seyyid Osman Halife zîde salâhuhu her veçhile mahall u müstehak olduğunu ve vucûh-ı belde alâ vechi’s-sıhha haber vermeleriyle nısf imâmet mezbûra babası mahlûlünden oğlu merkûma tevcîh olunup yedine berât-ı şerîf-i âlîşân verilmek recâsına Tosya Nâibi Mevlânâ es-Seyyid el-Hâc Hasan zîde ilmuhû arz etmekle mûcebince tevcîh olunmak fermânım olmağın hakkında mezîd-i inâyet-i pâdişâhanem zuhûra getirip bin yüz doksan sekiz senesi Rebî‘u’l-âhirinin üçüncü günü târihiyle müverrah verilen ruûs-ı hümâyûn mûcebince bu berât-ı hümâyûn-ı inâyet-makrûnu verdim ve buyurdum ki; mezbûr es-Seyyid Osman Halîfe zîde salâhuhû varup babası müteveffâ-yı merkûm yerine vakf-ı mezbûrun nısf imametine mutasarrıf olup edâ-yı hıdmet eyledikden sonra bundan evvel nısf vazife-i muayyene ile imâmet-i mezkûra ne veçhile mutasarrıf olagelmişler ise merkûm dahi ol veçhile nısf vazife-i muayyenesin evkâf mahsûlünden mütevellîsi olanlar yedinden alıp mutasarrıf ola şöyle bileler alâmet-i şerîfe i‘timâd kılalar

Tahrîran el-yevmi’r-râbi‘ aşar Rebî‘u’l-âhir sene semân ve tis‘în ve mie ve elf

(14.R.1198/7 Mart 1784)

Mahrûsa-i Kostantınıyye


31 Ocak 2024 Çarşamba

Osmanlı Döneminde Kastamonu ve Tosya'da Sigortalanacak Kamu Binaları

 Kastamonu Merkez ve Tosya’daki sigortalanacak kamu binalarının krokileri ve bilgileri.

1 Kanun-ı Sani 1328 (14 Ocak 1913)

 



1-      Emâkin-i Emiriyyeden Tosya’da vaki fevkânî tahtânî anbarın

S[UAL]

Kastamonu Vilayeti

 

C[EVAP]

Kastamonu

           

 

           

Tosya Kazası

 

Tosya

Kargı Mahallesi

 

Kargı

Caddenin ismiyle bina numarası

 

Katırcı Caddesi bilâ numara

Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir.

 

Tahtânîsi taş ve fevkânîsi ahşaptır.

Binanın iç duvarları döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır.

Kâmilen ahşaptır.

 

Bina kaç kattır.

 

İki kattır. Zemin kat ile fevkanisinden mürekkeptir.

 

Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

Tahta kaplamalı ahşaptır.

 

Binanın arşun olarak sahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

 

Dört yüz arşun murabba‘ın kıymeti beş bin kuruştur.

 

Binanın muttasıl ve münferit olduğu

 

Krokisinde muharrer olduğu üzere tahtânîsi muttasıl, fevkânîsi münferittir.

 

Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları

 

Kâmilen ahşaptır.

 

Temin edilen bina ittisal veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarı ile mahfuz olup olmadığı

 

Yangın duvarıyla her bir tarafında mahfuz olmadığı



2-      Rüşdiye Mektebinin Tafsilatı

S[UAL]

Kastamonu Vilayeti

C[EVAP]

Kastamonu

 

Tosya Kazası

Tosya

 

İbn-i Selim Mahallesi

İbn-i Selim

 

Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir.

Kâmilen ahşap ve köhnedir.

 

Binanın iç duvarları döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır.

Bu dahi.

 

 

Bina kaç katlıdır.

 

Zemin katla ma‘an ikidir.

 

Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

Ahşaptır.

 

 

Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Beher arşun murabba‘ı kıymeti on kuruştur.

 

Binanın neye istimal edildiği bine derununda icra edilen sanat

 

Mekteb-i Rüşdiyedir.

 

Binanın muttasıl ve münferid olduğu

 

Münferiddir.

 

Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dahilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları

 

Ebniye yoktur.

 

Temin edilen bina ittisal veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığı

 

Bu dahi.

 

 

 





3-      Tosya Telgrafhane ve Postahane binasının kroki ve tafsilatıdır.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

Kastamonu

 

      

 

Kazası

 

Nahiyesi

Tosya

 

Bilâ

 

Mahallesi

Kargı

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Yeni Cadde

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir.

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Ahşaptır

 

 

Bu dahi.

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Bodrumla üç katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

Ahşaptır.

 

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Beher arşun murabba‘ın kıymeti altmış kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği

Alt katı postahane üst katı telgrafhanedir.

 

07-  Bina derununda icra edilen sanat

 

 

08-  Binanın muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dahilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları

 

Kâmilen ahşaptır.

 

 

09-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı

 

Münferiddir.

 

10-  Temin edilen bina ittisal veya kurbunda duvar ile mahfuz olup olmadğının işarı.

 

Mahfuz değildir.

 

Sigorta edilecek mahal





4-      Daire-i Askeri ve deposu ve cephanenin kroki ve tafsilatı.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

Kastamonu

 

      

 

Kazası

 

Nahiyesi

Tosya

 

 

 

Mahallesi

 

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Bağlar Caddesi

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir.

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Dört hariç duvarı kâmilen kârgîrdir.

 

 

İç duvarları kâmilen kârgîr olup daire-i askerî ile deponun merdivenleri ve döşemeleri ahşaptır.

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Daire-i askeri maa bodrum üç ve deposu iki ve cephanelik yalnız zemin kattan ibarettir.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

Daire-i askeri ile deponun çatıları ahşap olup duvar içerisindedir, cephanelik tamamen kemerdir.

 

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Beher arşun murabba‘ın kıymeti altmış kuruş kıymetindedir.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği

 

Daire-i askeride ümerâ ve zâbitân ve deposunda elbise-i askeriye, cephanelikte cephane mevcuttur.

 

07-  Derununda icra edilen sanat

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyelerin tarz-ı inşaları

 

Etrafında ebniye yoktur.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisal veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı

 

Bu dahi.

 

Sigorta edilecek mahal




 

5-      Hükümet konağının kroki ve tafsilatı.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

Kastamonu

 

      

 

Kazası

 

Nahiyesi

Tosya

 

   

 

Mahallesi

İbn-i Selim

 

Caddenin ismiyle bina numarası

 

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir.

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Zemin katı kârgîr fevkânîsi ahşaptır.

 

 

Ahşap.

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Zemin katla üç katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

 

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ ve kıymeti

Beher arşun murabba‘ altmış kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal idiği.

 

Daire-i hükümettir.

 

07-  Derununda icra edilen sanat

 

 

08-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı.

Münferiddir.

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dahilinde bulunan ebniyelerin tarz-ı inşaları.

 

Etrafında ebniye yoktur.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisali veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı.

 

Bu dahi.

 

Sigorta edilecek mahal




 

6-      Emâkin-i Emiriye hakkında itası lazım gelen tafsilat.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

 

 

Kazası

 

Nahiyesi

 

 

 

Mahallesi

 

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Kastamonu – Daday Caddesi

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir?

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Binanın dört [duvar] hariç duvarı taşla inşa edilmiştir.

 

Binanın iç duvarları taşla, döşeme ve merdivenleri tahtadan yapılmıştır.

 

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Bina iki katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

Çatı beşikörtüsü tarzında kiremit ile mesturdur.

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Binanın temelleri hariç – arşun olarak mesahası (1636) arşun murabba‘ı olup (50) kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği.

 

Bina teçhizat ve malzeme-i askeriyenin muhafazasına mahsus depo olmak üzere istimal olunmaktadır.

 

07-  Bina derununda icra edilen sanat

 

Bina derununda sanat icra olunmamıştır.

 

08-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı.

 

Bina münferiddir.

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları.

 

Başka ebniye dahi yoktur.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisali veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı.

 

Temin edilen bina münferiddir.

 

1 Kanun-ı Sani 1328 (14 Ocak 1913)



 


 7-      Emâkin-i Emiriye hakkında itası lazım gelen tafsilat.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

 

 

Kazası

 

Nahiyesi

 

 

 

Mahallesi

 

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Kastamonu – Daday Caddesi

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir?

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Binanın dört [duvar] hariç duvarı Bağdadi sıva ile yapılmıştır.

 

Binanın iç duvarları Bağdadi sıva, döşeme ve merdivenleri tahtadan yapılmıştır.

 

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Bina iki katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

Çatı beşikörtüsü tarzında yapılmış kiremit ile mesturdur.

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Temelleri hariç olmak üzere binanın arşun olarak mesaha-ı sathiyesi (988) arşun olup beher arşun murabba‘ın kıymeti (20) kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği.

 

Bina redif tabur dairesi ittihaz olunmuştur.

 

07-  Bina derununda icra edilen sanat

 

Bina derununda icra kılınan umûr u muamelat-ı askeriyedir.

 

08-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı.

 

Bina münferiddir.

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları.

 

Bina hiçbir ebniye ile muttasıl değildir ve on beş metre mesafe dahilinde başka bina yoktur.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisali veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı.

 

Temin edilen bina münferiddir.

 

1 Kanun-ı Sani 1328 (14 Ocak 1913)

 



8-      Emâkin-i Emiriye hakkında itası lazım gelen tafsilat.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

 

 

Kazası

 

Nahiyesi

 

 

 

Mahallesi

 

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Cami sokağı

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir?

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

Bağdadi sıva ile inşa edilmiştir.

 

 

Binanın dört hariç duvarı Bağdadi sıva ile yapılmıştır. Merdiven ve döşemeler tahtadır.

 

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Bina iki katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

Çatı beşikörtüsü tarzında kiremit ile mesturdur.

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Binanın arşun olarak mesaha-ı sathiye altı yüz yetmiş arşun murabba‘ı olup beher arşun murabba‘ının kıymeti yirmi kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği.

 

Bina mekteb-i ibtidâi olmak üzere istimal edilmektedir.

 

07-  Bina derununda icra edilen sanat

 

Bina derununda icra kılınan sanat-ı tedristir.

 

08-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı.

 

Bina münferiddir.

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları.

 

Bina muttasıl olup on beş metre mesafe dâhilinde başka bina yoktur.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisali veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı.

 

Temin edilen bina münferiddir.

 

1 Kanun-ı Sani 1328 (14 Ocak 1913)

 



 9-      Emâkin-i Emiriye hakkında itası lazım gelen tafsilat.

SUAL

Vilayeti

 

Sancağı

 

CEVAP

 

 

Kazası

 

Nahiyesi

 

 

 

Mahallesi

 

 

Caddenin ismiyle bina numarası

Kastamonu – Daday Caddesi

 

01-  Binanın dört hariç duvarı ne ile inşa edilmiştir?

 

 

 

02-  Binanın iç duvarları, döşemeleri ve merdivenleri ne ile yapılmıştır?

İskelet ahşap olduğu halde araları kerpiç ile örülerek sıva ile kapatılmıştır. Binaen aleyh binanın dört hariç duvarı nîm kârgîr olarak inşa olunmuştur.

 

Binanın iç duvarları taş ile döşeme ve merdivenleri tahtadan olarak yapılmıştır.

 

 

03-  Bina kaç katlıdır?

 

Bina iki katlıdır.

 

04-  Çatının tarz-ı inşasıyla ne ile mestûr bulunduğu

 

Çatı beşikörtüsü tarzında kiremit ile örtülüdür.

 

05-  Binanın arşun olarak mesahasıyla temelleri hariç olmak üzere her arşun murabba‘ın kıymeti

Binanın temelleri hariç olmak üzere arşun mesaha-i sathiyesi (2160) arşun olup her arşun murabba‘ının kıymeti 40 kuruştur.

 

06-  Binanın neye istimal edildiği.

 

Bina hükümet dairesi olmak üzere istimal olunmaktadır.

 

07-  Bina derununda icra edilen sanat

 

Sanat-ı hükümet.

 

08-  Binanın muttasıl veya münferid olup olmadığının beyanı.

 

Bina münferiddir.

 

 

09-  Binaya muttasıl olan ebniye ile on beş metre mesafesi dâhilinde bulunan ebniyenin tarz-ı inşaları.

 

On beş metre mesafe dahilinde hapishane mevcut olup bunun tarz-ı inşası da ahşap bir kattır.

 

 

10-  Temin edilen bina ittisali veya kurbunda bulunan ebniyeden yangın duvarıyla mahfuz olup olmadığının işarı.

 

Temin edilen bina münferiddir.

 

1 Kanun-ı Sani 1328 (14 Ocak 1913)

 



 

 

Maraşi Abdurrahman Paşa ve Vakıfları (Yeni Camii)

Abdurrahman Paşa ve vakıfları: (Yeni Cami) H.S.K Resmi kayıtlarda “Mer‘aşî” olarak gösterilen Abdurrahman Paşa, Defterdar İbrahim Efendi t...